Kylosi
Beslenme

Mama Etiketlerinde 'Et İlk Sırada' Efsanesi: İçerik Ayrıştırma

Evcil hayvan maması etiketlerindeki içerik ayrıştırma hilesini öğrenin. Gerçek et oranını hesaplamayı ve pazarlama taktiklerini deşifre etmeyi keşfedin.

Kylosi Editorial Team

Kylosi Editorial Team

Pet Care & Animal Wellness

26 Ara 2025
6 dk okuma
#mamaetiketiokuma #içerikayrıştırma #köpekbeslenmesi #kedimamasıseçimi #petfoodlabeling #etoranıhesaplama #evcilhayvansağlığı
Güneşli modern bir mutfakta oturan Golden Retriever, bir torba kaliteli köpek mamasının yanındaki taze somon ve yaban mersini tabağına bakıyor.

Evcil hayvanlarımızın sağlığı, tabağına koyduğumuz mamanın kalitesiyle doğrudan ilişkilidir. Ancak, bir mamanın gerçekten kaliteli olup olmadığını anlamak, paketin üzerindeki parlak pazarlama sloganlarına bakmaktan çok daha karmaşıktır. Birçok evcil hayvan sahibi, paketi çevirip ilk içeriğin "gerçek et" olduğunu gördüğünde mamanın yüksek proteinli olduğunu düşünerek kendini güvende hisseder. Ne yazık ki, bu durum her zaman mamanın ana maddesinin et olduğu anlamına gelmez. Mama etiketlerinde içerik ayrıştırma (ingredient splitting) adı verilen yöntem, üreticilerin yasal bir boşluğu kullanarak daha ucuz malzemeleri listede geriye itmesine ve eti yapay olarak ilk sıraya taşımasına olanak tanır. Bu kapsamlı rehberde, mama paketlerinin arkasındaki bu gizli dili nasıl deşifre edeceğinizi ve dostunuz için en besleyici seçimi nasıl yapacağınızı öğreneceksiniz.

İçerik Ayrıştırma Nedir ve Nasıl Çalışır?

Mama etiketleri, içerikleri ağırlıklarına göre azalan sırada listelemek zorundadır. Ancak üreticiler, mısır veya bezelye gibi tek bir ana malzemeyi birden fazla alt kategoriye bölerek bu kuralı kendi lehlerine çevirirler. Örneğin; bir mamanın içinde %30 mısır olduğunu düşünelim. Eğer mısır tek bir kalem olarak yazılırsa, muhtemelen %25 oranındaki tavuk etinin önünde yer alacak ve mısır birinci sırada görünecektir. Üreticiler bunu engellemek için mısırı; 'mısır glüteni', 'mısır unu' ve 'tam mısır' olarak üç farklı içeriğe bölerler. Her bir mısır türevi artık %10 ağırlığa sahip olur. Bu durumda, %25 ağırlığındaki tavuk eti sihirli bir şekilde listenin birinci sırasına yükselirken, mısır türevleri listenin alt sıralarına dağılır. Bu taktik tamamen yasaldır ancak tüketicinin mamanın gerçek yapısını görmesini zorlaştırır. Türkiye'deki yerel marketlerde satılan ekonomik segment mamalarda bu duruma çok sık rastlanır. Tüketici, mamanın 'tavuklu' olduğunu sanırken aslında karbonhidrat ağırlıklı bir ürün satın alıyor olabilir.

Gümüş renkli dijital mutfak terazisinde çiğ tavuk göğsü ve bir yığın sarı mısır tanesi.

Su İçeriği Tuzağı: Taze Et mi Et Unu mu?

Etikette 'Taze Tavuk' veya 'Gerçek Sığır Eti' yazması kulağa çok hoş gelse de, bu malzemelerin ağırlığı pişirilmeden önce, yani içerdikleri su ile birlikte hesaplanır. Taze et yaklaşık %75 oranında su içerir. Mama üretim süreci (ekstrüzyon) sırasında bu suyun büyük bir kısmı uçar. Sonuç olarak, başlangıçta 10 kg olan taze et, kurutulmuş mama formuna girdiğinde 2.5 kg'a kadar düşebilir. Öte yandan, 'Tavuk Unu' veya 'Kuzu Unu' gibi içerikler zaten kurutulmuş ve protein açısından yoğunlaştırılmış maddelerdir. Eğer taze et listenin birinci sırasındaysa ancak hemen ardından gelen içerikler mısır, buğday veya bezelye gibi kuru maddelerse, su uçtuktan sonra mamanın gerçek ana maddesi muhtemelen bu dolgu maddeleridir. Bir evcil hayvan sahibi olarak, taze etin yanında yüksek kaliteli 'et unları' (meal) içeren mamaları tercih etmek, protein oranının korunması açısından daha avantajlı olabilir. Türkiye'deki pet shoplarda sıkça karşılaşılan 'premium' etiketli ürünlerde bile bu su ağırlığı farkı, tüketiciyi mamanın protein kalitesi konusunda yanıltabilir.

Kayrak taşı üzerinde güneş ışığı altında mısır taneleri, mısır unu ve irmik içeren cam bir kasenin yanındaki mermerleşmiş çiğ sığır eti küpü.

Malzemeleri Zihninizde Yeniden Birleştirme Kılavuzu

Bir mama etiketini doğru okumak için 'zihinsel matematik' yapmanız gerekir. İçerik listesini incelerken benzer kaynaklı tüm malzemeleri bir araya getirin. Örneğin, listenin başında 'Somon' varsa ancak listenin devamında 'bezelye nişastası', 'bezelye proteini' ve 'bezelye lifi' yer alıyorsa, aslında mamanın ana maddesi bezelyedir. Bu zihinsel birleştirme işlemini Türkiye'deki popüler markaların etiketleri üzerinde deneyebilirsiniz. Eğer mamanın ilk beş içeriğinden üçü aynı tahılın veya sebzenin türevleriyse, o mamanın 'et bazlı' olduğunu söylemek güçtür. Ayrıca 'Et ve Et Türevleri' gibi belirsiz ifadelerden kaçınmalısınız. Bu ifadeler, mamanın içine hangi hayvanın hangi kısmının girdiğinin net olmadığını gösterir. Bunun yerine 'Kurutulmuş Kuzu Eti' veya 'Ördek Unu' gibi spesifik tanımlar arayın. Bir tüketici olarak, toplam karbonhidrat miktarını hesaplamak için etiketteki protein, yağ, lif, nem ve kül oranlarını %100'den çıkararak tahmini bir karbonhidrat oranı bulabilirsiniz. Bu oran genellikle etikette yazmaz çünkü dolgu maddelerinin miktarını ele verir.

İşlemeli siyah bir çanta üzerinde büyüteç tutan elin yakın çekimi, yeşil dairesel desenleri ve altın rengi rün sembollerini vurguluyor.

Tahılsız Mamalarda İçerik Ayrıştırma Tehlikesi

Tahılsız (grain-free) mamaların otomatik olarak daha sağlıklı olduğu düşüncesi yaygındır ancak bu mamalar da içerik ayrıştırma taktiklerinden muaf değildir. Hatta tahıl içermeyen mamalarda 'bezelye' ve 'patates' üzerinden yapılan ayrıştırma daha agresif olabilir. Bezelye proteini, bezelye nişastası ve bezelye lifi olarak bölünen içerikler, mamanın karbonhidrat yükünü gizler. Türkiye'de son yıllarda popülerleşen yerli ve ithal tahılsız mamalarda, hayvansal protein yerine bu tür bitkisel protein kaynaklarının yoğun kullanılması, evcil hayvanlarda bazı amino asit eksikliklerine (örneğin taurin) yol açabilir. Özellikle kediler için proteinin bitkisel değil, hayvansal kaynaklı olması hayati önem taşır. Mama seçerken sadece 'tahılsız' ibaresine güvenmek yerine, bitkisel proteinlerin (bezelye, mercimek, nohut) listenin ne kadar üstünde yer aldığına dikkat edin. Eğer bu bitkiler ilk üç sırada yoğunlaşmışsa, dostunuzun biyolojik olarak ihtiyaç duyduğu hayvansal amino asitlerden mahrum kalıyor olması muhtemeldir.

Gözlüklü bir kadın dizüstü bilgisayarlı bir masada küçük bir çantanın içine bakarken bir golden retriever köpek gece loş ışıklı bir odada yanında oturuyor.

Sorun Giderme: Doğru Mamayı Seçerken Karşılaşılan Zorluklar

Mama seçimi sürecinde işler her zaman planlandığı gibi gitmeyebilir. En kaliteli içeriğe sahip olduğunu düşündüğünüz mama, dostunuzda sindirim sorunlarına veya alerjilere yol açabilir. Eğer yeni bir mamaya geçtiğinizde köpeğinizde veya kedinizde aşırı kaşıntı, tüy dökülmesi veya yumuşak dışkı gözlemliyorsanız, bu durum mamadaki gizli bir dolgu maddesine veya içerik ayrıştırma ile saklanmış yüksek nişasta oranına tepki olabilir. Ne yapmalı? Öncelikle, içerik listesi daha kısa ve anlaşılır olan 'limitli içerikli' (LID) mamalara yönelmeyi düşünebilirsiniz. Belirsiz 'hayvansal yağlar' yerine 'tavuk yağı' veya 'balık yağı' gibi net tanımlanmış içerikler sunan markaları tercih edin. Eğer mamanın etiketinde 'kapalı formül' (fixed formula olmayan) kullanılıyorsa, üretici her partide maliyete göre içerik oranlarını değiştiriyor olabilir. Bu, hassas sindirimi olan hayvanlar için risklidir. Sorun devam ederse, içerik analizini kendiniz yapmak yerine bir veteriner hekimden profesyonel destek alarak 'eliminasyon diyeti' uygulamak en güvenli yoldur.

SSS

İçerik ayrıştırma yöntemi yasal mıdır?

Evet, bu yöntem dünya genelinde ve Türkiye'de yasaldır. Üreticiler malzemeleri teknik isimlerine göre (örneğin mısır glüteni vs. tam mısır) ayırdıkları sürece etiketleme kurallarına aykırı bir durum oluşmaz, ancak bu durum tüketicinin mamanın gerçek kompozisyonunu anlamasını zorlaştırır.

Et unu, taze etten daha mı kalitesizdir?

Her zaman değil. Taze etin su oranı çok yüksektir ve pişince azalır. Yüksek kaliteli, spesifik bir hayvandan elde edilen et unu (örneğin 'Kuzu Eti Unu'), su içermediği için taze ete göre gramaj bazında daha fazla protein sağlayabilir. Önemli olan 'et yan ürünleri' gibi belirsiz ifadelerden kaçınmaktır.

En iyi mamayı etiketinden nasıl anlarım?

İlk üç içerikten en az ikisinin net tanımlanmış hayvansal protein (örneğin kurutulmuş tavuk eti, somon unu) olduğundan emin olun. Karbonhidrat kaynaklarının (mısır, bezelye, pirinç) listenin üst sıralarında parçalanmış şekilde bulunmadığından ve toplam karbonhidrat oranının %30-40'ı geçmediğinden emin olun.

Sonuç

Sonuç olarak, mama etiketlerindeki 'et ilk sırada' ifadesi her zaman mamanın en besleyici olduğu anlamına gelmez. Mama etiketlerinde içerik ayrıştırma taktiklerini anlamak, bir evcil hayvan sahibi olarak yapabileceğiniz en önemli yatırımlardan biridir. Malzemeleri zihninizde birleştirerek, su ağırlığını hesaba katarak ve belirsiz ifadelerden kaçınarak dostunuzun ömrünü uzatabilir ve yaşam kalitesini artırabilirsiniz. Mama değişikliği yaparken daima 7-10 günlük kademeli bir geçiş süreci izlemeyi unutmayın. Eğer dostunuzun özel bir sağlık durumu, alerjisi veya kronik bir hastalığı varsa, beslenme planını oluşturmadan önce mutlaka uzman bir veteriner hekime danışmalısınız. Doğru beslenme, uzun ve sağlıklı bir dostluğun temelidir.